Yaşasın toplu taşıma!

 Emirgan’a gittik N.cüğümle. Henüz dallar yeşermemiş, lalelerin bidicik yeşil sapları görünüyor. Kediler tokça, martılar tok bile olsalar hep aç. Yanımızda götürdüğümüz kedi mamalarını aralarında kavga dövüş olmadan bitirdiler.

N. karanfilli tarçınlı bir çay demlemiş, yanına peynirli sandviç. Zaten bunları hep o düşünür, canım benim.Bir de tam hizmet; gelir beni arabayla alır, geri getirir filan. Biraz yürüdük, çokça orada burada oturduk. Açmış nergisleri, sümbülleri kokladık. Bir kez daha İstanbul ne güzel dedik, hayat ne güzel. Bu da klasiğimiz, evden çıkalım buluşalım der, çıkana kadar üşenir sonra gittiğimiz yerde bir noktada bu sözleri söyleriz, güleriz.

Epeyce gezmişliğimiz, birkaç güzel mekan keşfetmişliğimiz var. Son kararımız, nerede Beltaş bulursak, orada oturmak. Çayı kahvesi yemesi içmesi hem güzel hem de hesap ödeyince sinir basmıyor insana. Zamanında ikimizin de cafe, restoran işletmişliğimiz var. Fahiş fiyatlara hak vermiyor değiliz hesaba vurunca ama sonuç değişmiyor: Bizim bütçe ve mentalite o fiyatları kaldırmaz.  

Dönüş yolunda hava kararmıştı. N. tabelaları sen takip eder misin dedi. Tamam dedim ama diken üstündeyim. Ben toplu taşıma insanıyım. Sadece durak isimleri ilgilendirir beni. Ne anlarım tabeladan? Baltalimanı’ndan Levent’e çıkacağız hepi topu, birkaç ayrım var. Bir tabela boyuna Etiler Baltalimanı gösteriyor, öbürü FSM Levent. Zaten geldiğimiz yöne gidecek halimiz yok diye FSM’yi takip ettirdim kadına. Kendimizi sahiden de FSM’nin ayaklarında buluverdik. Dedim, bırak benI bi yere, metrobüs filan dönerim. Olmaz dedi. Geçtik köprüyü, döndük geri. Beni bıraktı Levent’te. Tekrar birinci köprü yoluna döndü.

Haftaya Feshane’de buluşacağız. O Kadıköy’den deniz yoluyla gelecek, şahane bir rota o kısım zaten. Arabadan kurtulmuş olacağız böylece. 

Zaten metropolde araba ne yahu? Tek başına giderken bir sürü yer kaplıyorsun, yarattığın hava kirliliği, trafik sıkışıklığı cabası. Tek başına arabayla gidenlere ceza keserim ben olsam buralarda. 

Beni tekadam yapmayın, daha nelere nelere ceza keserim bi bilseniz:)))

Sabah aşağıdaki şarkıyı söyleyerek uyandım. Eh, şansınıza artık. Dinlerseniz eğer, sesi tam gaz açın da tadı çıksın bari.



Yorumlar

  1. ben artık arabayı o kadar az kullanıyorum ki, haftada bir "aküsü boşalmasın" diye çalıştıran yaşlı insanlara döndüm ama vallahi sinir basıyor trafikte beni. mümkünse marmaray, metro, yürüyüş mecbur kalırsam metrobüs. budur halim :)
    emirgan'a ne zamandır gitmedim. belki bu lale zamanı...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sihirli pabuçlarımı birbirine vurup “Şule’ye bir Emirgan çek” diye bağırıyorum. Tavsiyem ne yap et, hafta içi git. Hatta beraber gidelim. Oraların güzelliği bir başka.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Unutmuşum

Biri kapasın şu kapıyı! Lütfen!

Acı var mı acı?